Bu yıl o kadar alıştık ki buna, insanlar artık tanker sesine, çeşmeden damlayan son damlaya bile şükreder (!) oldu.
Tam da bu krizde, bir ortamda Cüneyt Yüksel’le denk geldim.
Kısa sohbet çok da iyi oldu; çünkü Yüksel, yıllardır bu şehrin en temel sorunlarına herkesten fazla kafa yoran isimlerden biri.
“Herkes” dediğime bakmayın; siz bunu büyükşehir belediye başkanı ve kadrosu diye okuyun.
Çünkü Yüksel’in TESKİ genel kurullarında yaptığı çıkışlar herkes tarafından hatırlanacaktır.
Özellikle su patlakaları ve buna bağlı kazılar onu çok kızdırıyordu.
Gerçi şimdiki belediye başkanları da aynı durumda. Onlar da burunlarından soluyor çünkü TESKİ tüm sokakları kazıp gidiyor…
Sohbetimizde bir kez daha gördüm ki, Yüksel zamanında dersine iyi çalışmış ve meseleye çok hakim.. “TESKİ yıllardır vatandaşa tasarruf dersi veriyor ama kendi şebekesindeki %58’e varan kaçak oranını 12 yılda ancak %40’lara düşürebildi. Ve maalesef ki, son iki yıldır bu konuda bir adım dahi atılmadı. Kısaca, yeni yönetim kayıp kaçağı görmezden geliyor” diyor.
Daha açık anlatmak gerekirse: “Kardeşim, önce sen o kayıp kaçağı önle, sonra vatandaşa ‘musluğu kıs’ de!” demek istiyor yani…
Yüksel’in şu tespiti ise ibretlik…
“İlimizin yıllık 80 milyon m3 su ihtiyacı var ve düşünün ki neredeyse her yıl bir NAİP BARAJI KADAR SU, kayıp kaçak olarak yok oluyor!”
Haklı mı, sonuna kadar haklı!
Halk tanker peşinde dolaşıyor, TESKİ hâlâ sosyal medyada “Suyu idareli kullanın” uyarısı yapıyor. Pes!
Birileri gerçekten bu şehri dert ediyorsa, meseleyi kökünden kavrayan kişilerle daha doğrusu şehri tanıyan işi bilen isimlerle çalışmalı. Şehrin havasını suyunu tatmamış hatta turistlik ziyarete dahi gelmemiş kişilerle değil…
Yoksa TESKİ suyu akıtamaz ama bu millet bir gün öfkesini taşırır, orası kesin!
Peki kısa vadede hızlı ve pratik çözümler yok mu? Var! Yüksel’in önerisi net:
“Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi özellikle yeni yönetim bu kuraklığı ön görüp hızlıca Çokal Barajı’ndan Malkara ve Süleymanpaşaya için su takviyesi yapacak yatırımı yapması lazımdı. Kumbağ gibi Süleymanpaşa’nın susuzluktan kırılan mahallelerine de buradan su takviyesi yapılabilirdi.” diyor, Ve ekliyor: “Bu kriz sadece Süleymanpaşa’da değil. Malkara’da, Kapaklı’da, Çerkezköy’de kısacası birçok ilçelerimizde alarm zilleri çalıyor.”
Velhasıl kelam…
Yıllardır kayıp kaçağı karşı sesini duyurmaya çalışan Cüneyt Yüksel’in söylediklerine kulak tıkayanlar, bugün vatandaşa tasarruf nutuğu atmasın!
Yüksel’i dinlerken aklımdan şunlar geçti:
Halk çıkıp şunu sorarsa haksız mı?
“Ben zaten ülkenin en pahalı suyunu kullanıyorum, kayıp kaçağı önleyip, tedbirinizi alsaydınız. Hem en pahalı suyu ben ödeyeceğim, hem de çileyi ben çekeceğim öyle mi?”
Hadi oradan, bul çözümünü!
Sen 4 dönem CHP Tekirdağ Milletvekili olacaksın, sonra gelip 10 yıldır CHP yönetiminde olan Büyükşehir’in başına geçeceksin, bir tane kalıcı çözüm üretemeyeceksin; üzerine bir de, “ENKAZ DEVRALDIM MUHABBETİ” yapacaksın. Su krizini çözmek yerine de vatandaşa akıl vereceksin.
Haydi şimdi, “Oylar Candana” diyenler, siz yapın o tasarrufu!