KEMERBURGAZ YOK MU OLUYOR?

KEMERBURGAZ YOK MU OLUYOR?

Güzergâhı Kemerburgaz’dan geçen Kuzey Marmara Otoyolu ve üçüncü boğaz köprüsü çalışmaları, çevre köylülerin hayatını cehenneme çevirdi. Ağaçlı Köyü’nde yaşayan vatandaşlar, 24 saat boyunca köyün içinden geçen devasa kamyonlar ve iş makineleri yüzünden evlerinden dışarı adım atamadıklarını söyleyerek adeta isyan ediyorlar. Köylüler, sadece kamyonlardan değil adeta bir doğa katliamına dönüşen hafriyat çalışmalarından da şikâyetçi. Makinelerin binlerce ağacı söktüklerini, deniz kıyısından binlerce ton kum çekerek sahili yok ettiklerini ifade ediyorlar. Bu korkunç iddiaları araştırmacı gazeteci İsmail Parin yerinde araştırdı.

Kemerburgaz’da yapılan üçüncü havalimanı, çevre köylülerin hayatını cehenneme çevirdi. Ağaçlı Köyü’nde yaşayan vatandaşlar, 24 saat boyunca köyün içinden geçen devasa kamyonlar ve iş makineleri yüzünden evlerinden dışarı adım atamadıklarını söyleyerek adeta isyan ediyorlar. Köylüler, sadece kamyonlardan değil adeta bir doğa katliamına dönüşen hafriyat çalışmalarından da şikâyetçi. Makinelerin binlerce ağacı söktüklerini, deniz kıyısından binlerce ton kum çekerek sahili yok ettiklerini ifade ediyorlar.

PARİN: “DURUM İÇLER ACISI”

Bu korkunç iddiaları araştırmacı gazeteci İsmail Parin yerinde araştırdı. Parin, Ağaçlı Köyü’ne giderek köylülerle konuştu, sıkıntılarını dinledi ve incelemelerde bulundu. Parin, “Köylülerle yaptığımız görüşmeler içler acısı bir doğa katliamını gözler önüne serdi. Yaptığımız incelemelerde de bu katliamın boyutlarını görme fırsatımız oldu. Ağaçlı Köyü, eski bir Rum köyü. Yani bir anlamda kültürel bir miras. 3 yıl öncesine kadar Ağaçlı Köylüleri mutlu mesut yaşarken son üç yıldır köylerinin adeta cehenneme döndüğünü söylüyorlar. Bırakın çocukları sokağa bırakmayı, kendileri dahi evlerinden çıkamıyorlar. Tarihimize ışık tutacak değerlere sahip olan Ağaçlı Köyü’nün talan edildiğini, kimsenin de bu gidişata dur demediğini anlatıyorlar. Durum burada gerçekten içler acısı,” ifadelerini kullandı.

AĞAÇ KATLİAMI TESPİT EDİLMİŞ

Öte yandan, bölgede gerçekleştirilen çalışmalara sırasında, sayısı 15 bini geçen ağaç katliamının resmen tespit edilerek gerekli yasal işlemlerin başlatıldığı öğrenildi. Araştırmacı gazeteci İsmail Parin, “İstanbul Defterdarlığı tarafından Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Maden İşleri Genel Müdürlüğü’ne yazılmış resmi belgede, 152.200 metrekare alanda izinsiz ağaç kesimi yapıldığı, 11853 adet sahil çamı, 3300 adet yalancı akasya ve 547 adet fıstık çamı ağacının izinsiz kesilerek orman arazisinin yok edildiği kayıt altına alınmış. Yine aynı resmi yazıda bu ağaç katliamını gerçekleştiren firmaya 349.097,75 TL tutarında ceza kesilmesi istendiği belirtilmiş,” şeklinde konuştu.

KÖYLÜLER İSYANDA

Ağaçlı Köyü sakinleri, seslerini duyurabilmek için çok uğraşmışlar ancak gereken ilgiyi görememek onları da usandırmış. Köylüler doğayı hiçe sayanların bir an önce cezalandırılmasını istiyor. Tabiatın tamamen yok edilmek istendiğini ifade eden bir köylü, “İnşaat sırasında göletlerin üstü kapatıldığı için buraya her yıl gelen göçmen kuşların yuvaları bozulmuş durumda. Göç edemedikleri için şu an ormanın içinde binlerce leylek bulunduğunu tahmin ediyoruz,” diye konuştu. İnşaatı yapan yüklenici firmanın inşaat başlamadan önce bir tek kum tanesini bile almayacaklarına dair söz verdiklerini dile getiren bir başka köylü, sahilden ve Kum Tepesi’nde binlerce kamyon kum çıkarıldığını iddia etti. Toplanan kumun yakında bir bölgede kurulan yıkama ve arıtma tesisinde biriktirildiği ise bir başka ciddi iddia. Bu alana köylülerin girmesinin yasak olduğu belirtiliyor. Kuzey Ormanları Savunması isimli bir Sivil Toplum Kuruluşu’nun temsilcisi olan Hasan Afacan da “3. Köprü ve Kuzey Marmara Otoyolu’nun köyümüz civarından geçen kısmının kuşların göz yolu olduğu dikkate alınmadan inşaat izni verilmiş. Burada rüzgar ölçümleri de yapılmamış. Ayrıca inşaatın ÇED raporunun da olmadığını biliyoruz. Denizden kum çekildiği için de 15 çeşit balık ve kum zambakları da yol oldu,” diye konuştu.

Gazeteci Parin, “Şimdi köylüler bu katliamın sona erdirilmesini ve sorumluların cezalandırılmasını istiyorlar. Bununla kalınmamasını ve katledilen ağaçların yerine daha fazla geç kalınmadan yenilerinin dikilmesini ve bölgenin koruma altına alınmasını talep ediyorlar,” ifadelerini kullandı.