Tarım Topraklarımızı ve Yaşam Alanlarımızı Koruyalım Platformu’ndan Basın Açıklaması:
“YAĞCI VE NUSRATLI’YA OSB’YE HAYIR”
Tarım Topraklarımızı ve Yaşam Alanlarımızı Koruyalım Platformu, Tekirdağ’ın Nusratlı ve Yağcı köyü civarını kapsayan yeni bir Organize Sanayi Bölgesi (OSB) kurulmasının önüne geçebilmek ve toplumu bilinçlendirebilmek için bir basın açıklaması yaptı. Platform adına konuşan Avukat Mübeccel Orhan, verimsiz arazilere OSB kurulumunu desteklediklerini ancak verimli ve birinci derecede korunması gereken tarım arazileri üzerine OSB kurulmasının doğru olmadığını belirtti.
Tarım Topraklarımızı ve Yaşam Alanlarımızı Koruyalım Platformu, Tekirdağ’ın Nusratlı ve Yağcı köyü civarını kapsayan yeni bir Organize Sanayi Bölgesi (OSB)kurulmasının önüne geçebilmek ve toplumu bilinçlendirebilmek için bir basın açıklaması yaptı. Platform adına konuşan Avukat Mübeccel Orhan, verimsiz arazilere OSB kurulumunu desteklediklerini ancak verimli ve birinci derecede korunması gereken tarım arazileri üzerine OSB kurulmasının doğru olmadığını belirtti.
Tarım Topraklarımızı ve Yaşam Alanlarımızı Koruyalım Platformu adına konuşan Avukat Mübeccel Orhan, yaptığı basın açıklamasında, “18.12.2013 Tarihli dilekçeleriyle Nusratlı ve Yağcı Köyü arazi sahipleri ve halkının başvuruları, sayın valimizle yapılan görüşmelerin sonuçsuz kalması ve konuyla ilgili imza kampanyaları düzenlenmesi gibi aşamaların ardından 17 Mart Pazartesi günü yaptığımız toplantı ile Tarım Topraklarımızı ve Yaşam Alanlarımızı Koruyalım Platformu’nu kurmuş bulunmaktayız. Platformumuz 1. sınıf sulanabilir, öncelikle (mutlaka) korunması gereken tarım topraklarımızı ve tarihi önemi olan liman şehri Tekirdağ’ı korumak için kurulmuştur,” şeklinde konuştu.
“VERİMSİZ TOPRAKLARA OSB’YE EVET”
Orhan, basın açıklamasında şu açıklamalara yer verdi: “Öncelikle, yeterli doluluğa ulaşmamış ilçelerdeki OSB’lerin dolması, bundan sonra yeni bir organize sanayi kurulmasına hala ihtiyaç varsa bunun da şehrin sağlıklı büyümesini engellemeyecek ve iş ihtiyacı olan (istihdam yaratacak) bölgelerde, VERİMSİZ TOPRAKLAR ÜZERİNDE kurulmasını destekliyoruz. Ayrıca, yeni OSB, yeni su kaynaklarına ihtiyacı doğurur. Bölgemiz içme ve sulama suyu konusunda yetersizlik içindedir. Oysa bize göre, tarımda Avrupa birincisi olan ülkemizin tarım değerlerini koruyup güçlendirmeliyiz.”
“KARAR HUKUKSUZDUR”
Alınan kararın hukuki açıdan da sorunlu olduğuna değinen Orhan, “12.11.2013 Tarih ve 44 No’lu Toprak Koruma Kurulu Kararı oybirliği ile alınmadığı ve toplantıya katılmayan Tekirdağ Ziraat Mühendisleri Odası oy kullanmadığı için açılacak dava ile kararın iptali söz konusu olacaktır. Söz konusu yerdeki meraların kanuna göre korunmadığı ayrıca üst planlarda bölgede hükümetin uyguladığı sürdürülebilir hayvancılık ve sürdürülebilir tarım politikasına aykırılık bulunduğu aşikârdır. Bunların yanında, 5403 sayılı Toprak Koruma Kanunu’na göre 1. sınıf tarım toprakları amacı dışında kullanılamaz. Nusratlı ve Yağcı köylerinin OSB için alternatifinin olmadığı gerekçesi doğru olmamakla birlikte acele kamulaştırmayı gerektiren bir kamu yararı da söz konusu değildir. Bölgenin su toplama havzası olarak değerlendirilmesi ve bölgede çok sayıda göletin bulunması nedeniyle bu topraklar 1. Sınıf tarım arazisi olarak değerlendirilmektedir. GSMH açısından düşünüldüğünde de bölge adına ciddi bir tarımsal gelir kaybı kaçınılmaz olacaktır. Karar 1/100.000’lik ve 1/25000’lik planlara da aykırılık arz ettiğinden mahkeme kararı ile iptali istenecektir,” ifadelerini kullandı.
“DOĞAL ALANLAR YOK EDİLMESİN”
Bölgede bulunan göletlerin de bu karardan olumsuz etkileneceğini vurgulayan Orhan, basın açıklamasına, “Bahsi geçen göletlerimiz aynı zamanda doğal alanlardır. Buralar genişleyen şehrimizde ilerleyen zamanlarda rekreasyon alanları olarak değerlendirilebilecek ve şehre nefes aldıracak alanlar olacaktır. Yağcı Köylüsü kardeşimizin ‘Toprak üreten fabrika var mı?’ sorusuna olumlu cevap veremiyoruz. Platform olarak, bu tabloda geri getirilmeyecek tek şey olan toprağı ve ürettiği sanayi hammaddesini tehlikeden korumak zorunda olduğumuz idrakiyle örtüşen köylümüzün menfaatlerini çatışmadan uzak tutmaya karar verdik. Kamuoyuna saygıyla duyurulur,” ifadelerini kullanarak bitirdi.
